Ünlü İtalyan restoran zinciri Piola İstanbul’da!

Dünyanın dört bir yanında şubesi olan İtalyan Pizzacısı Piola, Point Hotel Barbaros’ta açıldı.
Piola açılalı daha 2 gün olmuş ve biz oradayız! Bu ne hız! Tüm hafta boyunca Cuma akşamı nereye gitsek diye düşündük, Asmalımescit mi?, Kuledibi mi?, Bebek mi?, neresi neresi derken Piola’nın müşterilerine kapılarını açtığını duyar duymaz istikamet Beyoğlu’ndan Barbaros’a döndü. Ekibimiz Anadolu yakasındaki kaza sebebi ile fire verdi. Sekiz kişi olacakken 5 kişi masamızda yerimizi aldık. Otelin valesi aracınızı alıyor. Hem otel içinden de hem de bağımsız olarak Piola’ya dışarıdan girebiliyorsunuz. İlk girişte renkler ve dekorasyon daha çok gençlere hitap edecek galiba dedirtti. Ancak içeriye girdiğimizde oturanlara bakınca da sadece gençlerin değil her yaş grubundan insanların daha ikinci günde ilgisini çektiğini gördüm. Bazen kendi kendime ahkam kesiyorum sonra bir de yanılmıyorum muyum? Demek ki daha önümde çok yol var büyümek için…
Masamız cam önünde ve caddeye bakıyor. Her masanın üzerinde Richard Scott tasarımı tüm masayı kaplayan geri dönüşümlü Amerikan servislerden eğlenceli bir çizim var. Çantamdan kırmızı kalemimi çıkarıp figürlerin üzerinde oynamak istiyorum. Bizimle ilgilenecek olan garsonumuz mönümüzü getiriyor ve hepimiz ayrı bir şey söyleyelim de birbirimizin tabaklarından tadalım diye 4 farklı pizza ile 1 makarna sipariş ediyoruz. Makarnayı söyleyen benim, içinde kuşkonmaz ve karides var. Aslında kimseyle paylaşmaya da niyetim yok ama neyse yemekler gelince ilgileneceğim bu konuyla.
Hepimiz gurme edasıyla Piola’yı inceliyoruz. Peçetesinden ışıklandırmasına kadar. Bu yeni adetimiz. Sanki konuşacak bir şey yokmuş gibi restoran eleştirmenliği yapıyoruz. Aslında yeni adet diyorum ama bunu uzun zamandır yapıyoruz. Hatta görev dağılımı bile mevcut. Tülin yeni açılan yerleri haber vermekle yükümlü. Rezervasyon işleri de yine ona ait. Ben grup arkadaşlarımıza ne zaman, nereye gideceğimizi haber verip, bol katılım olmasına gayret ediyorum. Naz yapanlara türlü numaralar uygulayarak, onların gideceğimiz yere gelmelerini sağlıyorum. Yemek sırasında minik defterime notlarımı alıyorum. Gecenin fotoğrafları da bana ait oluyor. Grubun diğer üyeleri de keyfini sürüyor. Şu sıralar İstanbul’da yeni açılan ve keşfedilmeyi bekleyen çok yer var. Bizim program yoğun olacağa benziyor.
Vee yemeklerimiz geliyor. Bizim ülkemize özgü malzemelerin kullanıldığı pizza isimlerini de Türkçe yapmışlar, Ankara, İstanbul, Kars gibi. Benim kuşkonmazlı makarnam muhteşem. Herkes bir çatal atıyor, yapacak bir şey yok. Çocuk gibi vermem deme şansım yok artık. Özlem’in biraz geç gelen bol domatesli, patlıcanlı, kabaklı vejetaryen pizzasına da ben iade-i ziyarette bulunup bir dilim alıyorum. Bir daha kesinlikle onu sipariş edeceğim çünkü muazzam. Ankara pizza cevizli ve peynirli, fena değil. Ama belki Murat üzerine biraz da acılı zeytinyağı döktüğü için ben keyif alamadım. Kırmızı şarabımız, Ancrya Kalecik karası da bizim topraklarımızdan. Bildiğim ve çok sevdiğim bir tat. Bu grubun hızlı yemek yeme gibi bir kusuru var. Bunu nasıl yeneceğiz bilemiyorum ara ara duruyoruz, molalar veriyoruz ama hep metropolün verdiği yetişme telaşı ile yine durmalardan sonra eski hıza dönüp bir çırpıda yemeği bitiriyoruz. Piola’da da aynı şey oldu. Yemekler son hızla tüketildi. Bari tatlı ve kahvede sakin olalım diyoruz. Krem karamel ve espresso muhteşem ikili. Gözüme mi küçük geldi, yoksa tabak mı büyüktü anlamadım ama krem karamele doyamadım. Arkasından da Piola’ya özgü Sgroppino geldi. Limonlu, dondurmalı, alkollü bir içecek. Tadı hoş ama yeter artık. Yedik içtik fil gibi hissediyorum ben kendimi.
Piola İtalyanca “buluşma yeri” demekmiş, 23 yıl önce İtalya’da ilk şubesi açılmış ve diğer şubeleri özellikle Güney Amerika’da olmak üzere, Avrupa, Amerika, Meksika ve en yeni olarak da Türkiye’de.
İkinci günleri olduğu için ekip biraz heyecanlıydı. Ben inanıyorum ki düzenleri çok kısa sürede oturacak ve İstanbullular ile birlikte Point Hotel’in misafirlerinin çok sevdiği bir yer olacak. Özellikle öğle yemeklerinde civarda çalışanlar için en güzel seçenek.
İstanbul’daki diğer İtalyan restoranları bir dost kazandıkları için sevinecekler ama güçlü bir rakip geldiği için de üzülecekler sanırım. Piola’dan son not, Pazar günleri Coca-Cola ücretsiz.