Düşündüm dün gece.
Bilinçaltı etkileri mi? Çocuklukta geçen Yunan aşinalığı, karşı köyün Soufli olması, TRT’den çok ERT’nin TV’de çekiyor olması mı? Pazar günleri TV’lerinde Yunan Halk oyunları ekibinin gösterileri mi? Yoksa Meriç nehri kenarında Yunan ve Türk askerlerinin birbirlerine sigara atmaları mı? Komşii diye seslenmeleri mi? Yoksa yoksa 1’den 10’a kadar Yunanca saymayı çocukken öğrenmiş olmam mı? O da değil de Yunan’dan kaçıp gelen ve Meriç nehrini geçen cins köpeklerin bizim köyün köpekleri haline gelmesi mi?
Yoksa hepsi mi?
Midilli‘de gezerken fark ettim bunu. Ben Yunan adaları ya da Yunan ana karasına ne zaman gitsem, sokaklarda yürürken kendimi bazen yansıyan camlarda görüyorum. Yüzüm gülüyor. Mutluluk bu olsa gerek Abidin.